Alt Islatma Kaka Kaçırma
Alt Islatma
Altını ıslatma çocuklarda 5 yaşına kadar anormal bir durum değildir. 5 yaşından sonra sürekli devam
eden hastalık “Enürezis” olarak tanımlanır. Alt ıslatmanın böyle kabul edilmesi için çocuğun 3 ay
boyunca sürekli haftada 2 defa ıslatması lazımdır. Çocuğun alt ıslatması doğumdan başlayarak devam
eder ve tuvalet alışkanlığı hiç edinilmediyse, bu durum birincil enürezis olarak tanımlanır. Tuvalet
alışkanlığı kazanıldıktan sonra böyle bir olayın yaşanması ise ikincil evre enürezis olarak adlandırılır.
Alt ıslatma okul zamanına yaklaşıldığında azalmakla beraber, ergenliğe ve hatta yetişkinliğe kadar
devam etmektedir. Her 100 çocuktan 15’inin yaşadığı bir sorundur.
Dışkı Kaçırma
Çocuğun barsak kontrolünü sağlayacak yaşa gelmesine rağmen, (4 yaş) altını pisletmesine enkoprezis
denir. Enkoprezis teşshisinin konması için, kakasını kaçırması en az 3 ay süreyle devam ettirirse ve
ayda en az bir defa olması gerekmektedir. Çocuk kaka tutabilme becerisini hiç geliştiremediyse
birincil evre enkoprezisden, eğer çocuk en az olarak 1 yıl boyunca kakasını tutma becerisini geliştirmiş
ancak sonrasında ise kaka kontrolünü kaybetmişse ikincil enkoprezisten söz edilir. Enkoprezis farklı
bir doğal nedene bağlı değilse, travmatik olaylar, kardeş kıskançlığı, kaybolma, aileden birinin vefat
etmesi, anne baba boşanma, baskıcı ebeveyn davranışları ve uygun olmayan tuvalet eğitimi gibi
psikososyal sebepler direkt akla gelmelidir. Bunlar arasına eklenecek en önemli neden olarak, düzgün
olmayan tuvalet eğitimi gösterilir. Bakım veren kişinin tuvalet eğitimi konusunda çok otoriter olması
veya ihmalkar bir tutum sergilemesi enkoprezise neden olabilmektedir.Dışkı kaçırma nadir görülen bir
durumdur ve erkek çocuklarda kız çocuklara oranla daha sık rastlanır. Yapılan araştırmalara göre,
görülme oranı %3tür.
Enürezis ve Enkoprezis Tedavisi
Enürezis ve enkoprezis hastalığının tedavisinde, psikolog terapisi ve ilaç kullanılan yöntemlerdir. İlaç
tedavisinde en bilinmesi gereken çok önemli noktaysa, kullanılan ilaçların sorunu bir anda
çözmeyeceği ve olumlu sonuçlar alabilmek için düzenli olarak kullanılması gerektiğidir.
Psikoterapideyse en önemli ve en dikkat çekici nokta, enürezise ve enkoprez hastalığına sebep olan
psikososyal etkenlerin tespit edilmesi ve bu konularla ilgili aile bireyleriyle işbirliği içinde
çalışılmasıdır.Tedavi sürecinde, ailenin çocuğa karşı tutumu çok önemlidir. Aile çocuğu hiçbir zaman
cezalandırmamalı ve utandırmamalıdır. Bunun dışında çocuğun elinde olmayan bu hastalık için çocuk
küçümseme yapılmamalı veya büyümesine karşılık hala bu sorunun devam etmesini sorun olduğu gibi
söylemlerde bulunmamalıdır. Anne babaların ve yakın çevrenin sergiledikleri olumsuz tutum ve
davranışların, çocukların özellikle özgüveninde ve sosyalleşmesinde problemlere yol açacağı
unutulmamalıdır.